24 Eylül 2021 Cuma
Ben mesut insanlardan mıyım?
14 Eylül 2021 Salı
Bu gelen bahar değil mi?
2 Eylül 2021 Perşembe
Aile meclisi duygusal durumu
Ablam doğum için Türkiye'ye gelecekti. İlk doğumu yalnız olmasın yanında olalım diye. Ama vize işlerinde problem çıkınca yurtdışında doğum yapmaya karar verdi. Bebeğin kız mı yoksa erkek mi olduğu hala belli değil.
Kardeşim çok sevdiğim bir üniversite olan Yıldız tekniği kazandı. Başından beri uçak mühendisliği isterken sonrasında iş imkanı daha iyi diye makine mühendisliğine geçti. Umarım severek yaptığı bir meslek olur.
Abim maaşı yüzünden pekte sevmediği bir işte çalıyor. Aslında şu anki işini sevmediğini bilmiyordum. Arkadaşıyla telefonda konuşurken duydum.
Dayım eşinden boşanmak istiyor. Onu ilk kez o kadar neşesiz gördüm. Balık almış anneannemlere gelmiş. Bizi arayıp çağırdı. sonra olanları anlattı. Annem bir kez daha dönüp bana sevginin bir yere kadar olduğunu karşılıklı anlayış ve hoşgörü olmadan evliliğin çok zor olduğunu söyledi. Doğrusu o aynı fikirde olmalı aynı kafa yapısına sahip olmalısınız dedi. Aslında aynı fikirden çok anlayışla her şeyin üstesinde gelinebileceğini söyledim. Ama ataerkil bir toplum kocaların yönetimde ki güçlerini ve seslerini düşününce annemin dediği daha mantıklı geldi. Benim fikirlerim daha çok iki tarafın aynı söz hakkına sahip olduğu bir yapıda geçerli olur.
Babam eski düşüncesiz ve bencil haline geri döndü. Değiştiğini zannetmiştim dedi annem. O adam benim insanların değişebileceğine dair umudumu kırıyor.
Annem üzgün ve azimli. Hayatım boyunca onu tanımlayan iki kelime buydu.
Teyzem küçük kuzenim ameliyat olacağı için nasıl hissediyor bilmiyorum. O hiç bir zaman kederini bir yaka çiçeği gibi bağrında taşımaz annemde öyle. Böyle oluna anneannemin herhalde anlayış kanalları zamanla yok olmuş. Annem ve teyzem çok müşkül bir durumdayken bile çıkıp bencilce sözler edebiliyor. Galiba ben bencil insanları sevmiyorum. Yani bu bencilliğin sınırları tartışılmakla beraber karşı taraftan beklenti içinde olunan her durumda sadece almak bencillik. Aldığın kadar vermen gerekir.
Anneannem meşhur, oğluna senden adam olmaz deyip duran sonra oğlu kaymakam olup huzuruna çağırınca 'ben sana kaymakam olamazsın demedim, ben sana adam olamazsın' diyen adamın hikayesini milyonuncu kez anlatmaya koyuldu. Ben bu hikayeye yanlış bakıldığını düşünüyorum deyip babanın haksız olduğunu çocuğunu sürekli olumsuz telkinleri ile yönlendirdiğini söyledim. Anneannem hariç tüm aile meclisi fikrimi onayladı.
Geçen mesleki bir seminer esnasında öğretmenler bir espriye güldük. Narsis bir kişiliği olan arkadaş daha yeni seminer olduğunu bu tür esprilere gülmenin bir eğitimciye yakışmadığını gururla söyledi. Bende bir eğitimciye suçlamanın da yakışmadığını kurduğu cümlelerde olumlu yönlendirme olmadığını bunun bizim ki kadar yanlış olduğunu söyledim. Aslında kız bir yerde haklı da olsa ondan hoşlanmıyorum. Bilgilerini başkalarına üstünlük taslamak gibi saçma sebeplerle ziyan eden insanlar ve yekpare cahiller arasında bir fark var mı?
Bana gelince, çok üretici bir zamanımdayım. Mutluyum. Geleceğimi göremesem de o an için hazırlık yapıyorum. kitap okuyup, yabancı dilimi geliştirip mesleki anlamda ilerleme kaydetmek için çabalıyorum. İçimde ki çatışmalar sona erince ilerlemek daha kolay oldu.