Bugünlerde üzerimde dolaşan bulutları püskürtmek için bazı şeyler yapıyorum. Mesele olağan yaşamımda olan ufak tefek şeylerin farkına varmak ve onlardan keyif almak gibi. Her hafta fotoğraflayıp yazayım dedim. Gününe kararlaştırmadım. Bu haftalık çarşamba yayınlayacağım. Blog yazılarım için bir düzenleme bir yayın akışı yapmak istiyorum.
Sabahları bu yaramaz kedicikle savaşıyoruz. Bazı günler o beni korkutuyor bazen ben onu. Tentenin üzerinde hamak keyfi yapıyor. Bazen onu unutuyorum ve kafam tenteye değince zıplıyor üzerime atlayacak diye ödüm kopuyor. Haliyle o da korkuyor. Şimdilik ikimizde iyiyiz. Bakalım bu karmaşa ne zaman bitecek.
Bayılıyorum şiir kitaplarına. Benim için bir ihtiyaç. Bazen dünyada yazılan tüm dillerde yazılmış şiir kitaplarını okumak için polyglot olasım geliyor. Haydar Ergülen'in zarf kitabından yukarıdaki şiir. Artık Bacon'un Bastonu bloguma okuduğum kitapların yorumunu giriyorum oradan okumak isterseniz diye tık
Çok garip normalde sonbahar gelince karemelli patlamış mısırım ve romantik komedi filmlerimle güzel akşamlarım olurdu. Bu yıl hiç izleyesim gelmiyor. Suç, gerilim gizem tarzına yöneldim. Yanında karamelli patlamış mısır hiç gitmiyor. Baharatlı bir şeyler deneyeceğim mecbur. Tavsiyesi olan varsa memnuniyetle kabul ederim.