21 Temmuz 2024 Pazar

Bcp Haziran Kan Sahibi & Tahta Kurdu


Lakin dünyanın öyle hâlleri vardır ki bazı şeyler hurafe ile hakikat arasında gidip gelmektedir.

“Şerefine leke sürülen adam kanun’a göre ölü sayılır…”

 Merhaba bu yıl hedefim aksatmadan Bcp'ye katılmaktı. Aslında temaları takip o temada kitaplar okusam da yorum yazılarımı yazamadım. Güzel bir tatil yaptım. Şimdi yazma tempoma geri dönebilirim umarım. Yoğun bir tempo içindeyken kitap okuyamamanın eksikliği çekiyorum illaki bu yüzden de en azından dinleyeyim diye storytel üyeliği satın aldım. Acaba aynı hissi verir mi derken, gerçek anlmada çok ama çok sevdim. Bu temada okuduğum iki kitap oldu Kan Sahibi ve Tahta Kurdu. İkisi de çok bir beklentim ve hakkında bilgi sahibi olmadan okuduğum kitaplardı ama beni ciddi anlamda etkiledi. Kan Sahibi küçük bir köyde meydana gelen sürekli ölümlerin çözüme kavuşturulma(ma) hikayesini anlatıyor. Hikaye boyunca süslü cümleler yok. Birinin ağzından dinliyorsunuz sanki. Öylece akıp gidiyor sonlarda ortaya çıkan gerçek ile bir durup vay be bu kitap güzel bir mesaj veriyor diyorsunuz. En sonu zaten insanı tatmin eden bir şekilde bitiyor. Kısa bir kitap Kan Sahibi. Çerezlik denen türden.



oldukları kişiden nefret eden bütün erkeklerin yaptığı şeyi yapmak geldi: Kendilerinden aşağı olanları kullanmak.

İnsan yalnız ve fakir olunca aynı dersi iki defa alma lüksü yoktur.

Aile böyle bir şeydir. Bir avuç yaşayan ve bir avuç ölü ile kapana kısılma karşılığında sana yemek ve başını sokacak bir ev verdikleri yer

Burada sana bir şey vermeleri için senin zaten o şeye sahip olman lazım, o zaman işini kolaylaştırırlar. Eğer hiçbir şeyin yoksa sana verecekleri tek şey bu olur, hiçbir şey.


İkinci kitap tahta kurdu. Yine dinlediğim bir kitap. Öyle çok sevdim ki kitaplığıma eklemek istiyorum. İlk başta kitap iki ağızdan anlatıldığı için olayları anlamakta ve kafanızda oturtmakta zorlanabilirsiniz. İlk kısımlar ite kaka geçse de bir zaman sonra kendimi büyülü gotik bir dünyanın içine buldum. Bir ve anneannesi ortada kaybolan bir çocuk var. Torun olan genç kız baş şüpheli. Çocuğun dadısı çünkü. Anneanne cadı gibi bir şey. Sorgulama esnasında verdikleri ifadeleri içeriyor ilk kısımlar. Garip bir kitaptı. Toplumsal anlamda öyle dokunaklı bir kitap ki. Öteki olmak, toplumun önemsemediği bir kesim olmak. Sesi duyulmamak, varlığının bir önem taşımaması. Bilmiyorum içimde çok değişik yerlere dokundu kitap. Kitaplığıma eklemek istiyorum. Alıp elime kitabı sayfalarını çevirip o gotik, karanlık bir o kadar da sahici dünya da var olmak istiyorum.

9 Temmuz 2024 Salı

25 yaş dökümü 26 için planlar


Tepeden tırnağa bir usanmışlık Anı ne bellek ne Bu şehirden bu parktan uzakta Neresi olsa olurKırmızı Karanfil/Gülten Akın

 Hep böyleydim ben. Kalemliğimde bir kaleme takar bitene kadar kullanırdım. Boya kutumdan sadece bazı renkleri kullanırdım. Bu yüzden boya kutusunda minik ve devasa kalemler yan yana dururdu. Boya kutusu nizamlı ne çok insan var. Görünce şaşardım. Her rengi nasıl da güzel ahenkle kullanıyor. Nedendir benim bu yeşile maviye düşkünlüğüm. Yok mu şöyle turuncu, mor kullanacak bir babayiğit.

Ne kadar çok insan tanıyorsa beni o kadar çok ben var. Annemin aklındaki ben başka biri, arkadaşımın aklındaki ben farklı biri. Benim kendimi gördüğüm ben bambaşka biri. Merak ediyorum gerçekte olduğum kişiye en yakın öngörüye sahip olan kim. 

Kitap okumuyorum bugünlerde bolca podcast dinliyorum. Kendim kurmalı bozmalı bir oyuncağım işte. kurup bozup duruyorum.

25 yaşım çok neşeli başladı. Güzel deneyimler yaşadım. Türkiye'nin ilk kez doğusuna yolculuk yaptım. Çok ilginç bir deneyimdi benim için. Dedemi kaybettim. Hala mezarına varana kadar kabullenmekte zorlandığım bi şey. Üzücü bir takım ailevi meseleler oldu. Y. ile tanıştım onu çok sevdim. Trenin makas atıp yolunu değiştirdiği gibi yaşamımda makas attığım ve direksiyonu kırdığım bir yıldı.

Bazen yılbaşında bazen de yaşımı alınca liste yapınca karışıyor her şey. yeni yıl hedeflerimi gözden geçirip bir 26 bitmeden yapılacak 26 şey listesi yapmam gerek.

Yeni yıl listesinde 13 tane madde sıralamışım bunun üstüne ekleyeyim.

14- Aşık olmak istiyorum

15- Yeni bir dünya mutfağı denemek

16- Hiç gitmediğim bir şehre gitmek

17- Öykü yarışmasına katılmak

18-  Alanımda eğlenceli ve bilgilendirici bir dergi yazısı kaleme almak

19- Mesleğimde ilerlemek

20- Visual diary veya sessiz vlog tarzı bir kanal açmak

21- Annemin hayalini gerçekleştirmesi için destek olmak

22-  5 Yeni bitki türü öğrenmek

23- Daha az kafamın içinde yaşayıp daha çok dışarda yaşamak

24- Bir yetimi mutlu etmek

25- Ağaç dikmek

26- Kamp yapmak

25 yaşımda okuduğum 78 kitap okumuşum. Bu yıl hedefim daha çok Türk yazar okumaktı. Öyle de yaptım. Şiir öykü bazında yeni kitaplar okudum. Adnan yücel'in şiirlerini çok sevdim. Jean Louis Fournier ve Agoto Kristof'u çok ama çok sevdim. Diğer eserlerini de okumak istiyorum. Bu yıl bu iki yazarın dışında 78 kitap arasında okuduğum ve etkilendiğim sadece 8 kitap olduğunu görünce biraz üzüldüm açıkçası. Kitap şeçimlerimde daha titiz olmaya karar verdim.

1- Tahta Kurdu- Layla MARTİNEZ

2- Miras Vigdis Hjort

3- Bir gün kediler dünyadan yok olsa

4- Çukur ova üçlemesi- Adnan Yücel

5- Yeraltı Demiryolu

6- Boyalı Kuş

7- Dün- Agota Kristof

8- Son Beyaz saçım