19 Eylül 2022 Pazartesi

Belki bir gün uçarız






Bana göre yaşanabilecek en güzel günler geçmişte, insanlara göre ise gelecekteydi. Hangisinin doğru olduğunu bilmiyordum. Bildiğim kesin olan tek şey vardı, o da o günlerin şimdiki zamanda olmadığıydı.

Belki Bir Gün Uçarız, Aylin Balboa

 Vay canına Eylül başlayalı bir yazı bile yazmamış olmanın hayreti içindeyim. Gerçi koşturmaca dolu günlerdi. Amanın ablamlar geldi, bebek sevdik, teyze olduk, torunumuz oldu, vay teyzemlerdi vay dayımlardı derken neredeyim ne yapıyorum ben kimim unuttum. Küçükken de çok misafir geldiğinde ahşap yemek masasının altına saklanırdım. Sonra o dantelli örtü beni gizlesin diye küçülürdüm. Sonradan öğrendim ki duyusal hassasiyeti olan çocuklar böyle rahatlatıcı ortamlar yaparmış kendine. 

Kitap okuma modum aynı hızda devam etse de bir türlü kütüphaneden aldığım kitaplara gitmiyor elim. Kitap kulübünün kitaplarını da okuyasım gelmiyor. Durmadan e kitap okuyorum. Resmen basılı kitap okumayı unuttum deyip bir dizi Japon klasiği sipariş verdim. Japonya sanki haberimin olmadığı memleketim gibi. Küçüklüğümden beri Japonya'yı sever orası hakkında bilgi edinmek, belgesel izlemekten keyif alırım. Twitter'da gezerken harika bir haikuya denk gelip İthaki'nin Japon klasiklerini keşfettim. Hal böyle olunca iyi dedim hazır indirimde 16 kitaplık bir Japon Edebiyatı serisi aldım. Zaten hep içim giderdi. Bir ordan bir burdan okuyasıya belli bir ülke edebiyatına yöneleyim de o ülkeyi daha iyi anlayabileyim.

İki adet part time iş buldum. Haftada  üç gün çalışıp diğer günlerini planlarıma  yoğunlaşarak geçirmeye çalışıyorum. Tabi ki ablamlar olduğu için hala yoğun bir gezme programı var. Ama yine de vakit ayırmaya çabalıyorum. 

Sonbaharın tatlı esintileri pencereden içeriye doluyor. Kendime güzel çaylar bir ajanda aldım. Artık yaşamımı toparlamak yeni kararlar almak için yılbaşını beklemiyorum. Günün her saati yeni bir başlangıç yapmak için uygun.

Birde savunma sanatı öğrenmek istiyorum. Bir kaç arkadaşımı ayartıp grup dersleri alabileceğim bir yer buldum heyecanlıyım.

Sonra zaten bildiğim bir yazardı ama Şermin Yaşar'a bir kere daha hayran kaldım. Nasıl böyle güzel kurgu yapabilir? Nasıl hem bu kadar bizden hem de ilginç öyküler yazabilir. Deli Tarla kitabını okudum ve çok sevdim.

Bana asıl okuma zevki sunan ve yeni keşfettiğim bir yazar olan Aylin Balboa'nın Belki Bir Gün uçarız kitabını çok mu çok sevdim.

Sizin eylülünüz nasıl geçiyor? Yeni yazarlar keşfetmeli mutlu sonbaharlar dilerim.

6 yorum:

  1. aylin balboa dergilerde yazıyor ben de öyle keşfedip okudum bu söz ettiğin kitabı :) şermin yaşar biricik :) bulduğun işler için sevindim. iyi gezmeler iyi planlar :)

    YanıtlaSil
  2. Aylin Balboa'yı ilk kez duydum.
    Eylülün genel bir telaşesi var sanırım, kendim de dahil herkeste bu gibi, koşturuyoruz.

    YanıtlaSil
  3. Ben de çok sosyallestiğimde yolumu kaybediyorum.mutlaka yalnız kalmam gerekiyor. Şermin yaşar in yazdıkları, yaptikları, suratı bile mutluluk veriyor. Part time çalışıp kendine zaman ayırabileceğine sevindim, olması gereken bu zaten ama sistem mahvediyor bizi. yeni baslangiclar için yeni yılı beklemeye bence de gerek yok.son olarak yazdıklarını okumayı seviyorum. Senin yazdıkların da mutluluk saçıyor:))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Canım tosbağa günlüğü bende senin yazdıklarını okumayı o kadar çok seviyorum ki. ilk cümlen içinde olduğum duygu durumunu öyle güzel ifade ediyor ki. Yolumu kaybetmek tam anlamıyla olan bu gerçekten de...

      Sil
  4. Sevgili İlkay, Japonya'nın büyülü bir tarafı var gerçekten ben bu sonbaharı bu büyünün etkisinde geçireceğim galiba. Şimdiden üçün kitaba başladım Japon edebiyatından. Sana da musmutlu günler dilerim

    YanıtlaSil